22 Kasım 2010 Pazartesi

Ev Sahibesi

Eriyordu Alev.
Gerçekten eriyordu. Tırnakları düştüğünde farketti bunu ilk ve hemen ev sahibesi ve komşusu, Sevi Hanım'a bahsetti bundan çaresizce.

Alev eriyordu.

Sevi Hanım, O'nun hemen küveti tıkayıp içine oturmasını öğütledi; "Geliyorum!", diye ekledi, "Başka bir Vietnam daha istemiyorum!"....

Alev yalnızlığının içine yıllar önce karışmıştı. Kapkara ve ıssız koridorlar, huysuz odaları birleştiriyordu Alev'in evinde. Küvete girdi. "Daha başıma ne gelebilir ki?", diye söylenirken alt dudağı kucağına eridi...

Sonra kulakları ve burnu eridi Alev'in.
Sevi Hanım geldi.
Alev gözleri eriyip düşmeden hemen önce görmüştü O'nu.

Sevi Hanım, küvetin yanındaki klozetin kapağını kapatıp, telaşla çantasını (büyük çantasını) klozetin yanına (küvetle klozetin arasına) koyup, üstüne oturdu. Alev tamamen erimek üzereydi; eriyordu da...

Alev eriyordu.
Alev sıvı bir hal alıyordu.
Bir bulamaç.
Eriyen farklı renkteki parafinler gibi....

****** ***  **   *

Alev; eridi.....

Sevi Hanım banyodan evin ayakkabılığına yöneldi. (Sevi Hanım çok garip ve gizemli bir ev sahibesiydi. Hep çok çekici ve garip bir aurası olduğunu düşünürdü Alev, Sevi Hanımın; eridiği son damlaya kadar....) Ayakkabılıkta bir plastik çocuk manken, büyükçe bir tas (şehirler arası otobüs mola yerlerindeki tuvaletlerde bulunan taharet tasının aynısı.) ve huniyi alıp banyoya geçti. Klozetin yanına geldiğinde telaşla bıraktığı büyükçe çantasından bir pilli matkap çıkartıp çocuk mankenin alnın ortasına bir delik açtı.

Huniyi deliğe yerleştirdi.
Tasla Küvetteki Alev'i alıp huniye boşalttı.
Plastik Çocuk Mankenin içini erimiş -sıvı- Alev'le dolduruyordu.

**** ***  **   *

Ve Manken doldu.

Sevi Hanım, plastik mankeni; huni ve tasla, tıka basa doldurdu.

Kalan, dökülmüş, artmış Alev; silindi, küvvetten akıtıldı. Sevi Hanım banyoyu dip köşe temizledi. (Sokakta köpekler havlıyordu, dolunaydı....) Sevi Hanım Çocuk Mankeni-İçi Alev'le dolu Plastik Mankeni-evindeki derin dondurucuya güzelce yerleştirip, dondurucunun kapağını kapattı....

Geceliğini giydi....
İlaçlarını içti...
Işığı kapattı....
Yastığının düzeltti; yorganını çekti....

Ve uyudu.....
Dolunaydı...........

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler